TÜSİAD Başkanı Orhan Turan, geçen hafta perşembe günü gerçekleştirilen Enflasyon Raporu’ndaki beklentilerin “gerçekçi” olduğunu belirttikten sonra “Enflasyonla mücadelede biraz daha hızlı olmamız gerekiyor” dedi.
Orhan Turan, Dünya gazetesine röportaj verdi. Seçimlerin ardından ekonomik görünümü değerlendiren Turan, “Ekonomide bir yavaşlama olduğunu görüyoruz. Global koşulların da etkisiyle ihracatımız yılbaşından bu yana daralıyor. Bu durum üretime de yansıyor. Kredi piyasasında sıkışıklığın devam ettiği bir süreçteyiz. Finansmana erişim giderek güçleşti.
Enflasyonun bundan sonra daha hızlanması olası ve ekonomide döviz ihtiyacımız net. Dolayısıyla yatırım ortamının öngörülebilirliği açısından halen oldukça zorlu bir dönemdeyiz. Bununla birlikte, ekonomi yönetiminin hem döviz girişi için hem de ihracatı desteklemek adına yeni adımlar da attığını görüyoruz” ifadelerini kullandı.
“Sunum tatmin edici, tahminler gerçekçi”
Enflasyon Raporu sunumunda yıl sonu enflasyon beklentisini yüzde 22,3’ten yüzde 58’e çıkarılmasına değinen TÜSİAD Başkanı, “Sunum teknikti, tatmin ediciydi, tahminler gerçekçiydi. Açıklamalara baktığımda kararlı olduklarını da görüyorum. Enflasyonla mücadelede biraz daha hızlı olmamız gerekiyor. Burada şu da dikkatimi çekti; bugüne kadar olan süreç bu konunun iletişimini de çok iyi yapacaklar izlenimini yarattı bende. OVP ile ilgili bir süre önce Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ile bir araya geldiğimizde de bunu gördüm, toplumun değişik kesimlerini bir araya getirerek fikirlerini almaları olumlu” diye konuştu.
“Global temayı kaçırıyoruz”
Türkiye’nin küresel gündemi kaçırdığına dikkat çeken Turan, “Globaldeki temayı kaçırıyoruz. Niye? İçerde günlük gelişmelerle uğraştığımız, operasyonel işlere boğulduğumuz için… Bu ülkemiz için de geçerli şirketler için de… Enflasyon, nakit akışı, finansmana erişim, değişen regülasyonlar ile uğraşmaktan globaldeki trendleri kaçırıyor iş dünyamız. Bizim sık değişen regülasyonları anlamaya uğraşmakla enerji kaybetmememiz, verimliliğe odaklanmamız gerek. Pandemiden sonra kartlar yeniden dağıtılıyor. Avrupalı firmalar bugün tedarik zincirini çeşitlendirmek için arayışta. Burada Türkiye ön planda zaten. Ama biz içeride enerjimizi günlük işlerle harcadığımız için bu gelişmeyi kaçırıyoruz.” açıklamasını yaptı.
“KKM’ye yama gibi bakılmalı”
Orhan Turan, kur korumalı mevduat (KKM) ile ilgili soruya şu yanıtı verdi:
“Eylül 2021’de hızlı faiz indirimlerine geçtikten sonra TL’de muazzam bir değer kaybı ve dövize talep gördük. Bunun karşısında finansal mühendislikle Kur Korumalı Mevduat ürünü oluşturuldu. O dönem daha kısıtlayıcı politikalar uygulanmasındansa bu tarz bir ürünün yaratılması elbette finansal piyasalara zaman kazandırdı. En başta yapılan hatayı düzeltmek yerine sürece devam etmek amacıyla yapılan bir yama gibi bakmalıyız KKM’ye. Zaten şu anda da son regülasyonlarla KKM’den çıkış kademeli olarak özendiriliyor.”
Orhan Turan, yüksek enflasyon nedeniyle gelir vergisi dilimlerinin güncellenmesi gerektiğini sözlerine ekledi.