CHP Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek, YSK’nın 16 ilde “Millet İttifakı” adının kullanılamayacağı kararına ilişkin, “Talimatla, telkinle alınmış bir karar. Maç başladıktan sonra yeni kurallar getiriyorlar. Hangi ilde ortak tek listeyle gireceğimize siz karar veremezsiniz. Size en güzel cevabı milletimiz 14 Mayıs’ta sandıkta verecek” dedi.
CHP’li Muharrem Erkek, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, YSK’nın kararını, ‘maç başladıktan sonra kuralı değiştirme’ olarak niteledi. Erkek, “Millet İttifakı önde, çok iyi mücadele ediyor. Sarayın duvarları arasında korku çok büyük. Erdoğan ve Cumhur İttifakı’nda kaybetme korkusu o kadar büyümüş ki ‘ne yapabiliriz de acaba bu seçimi, bu maçı çevirebiliriz’ diye artık her yola başvuruyorlar” değerlendirmesinde bulundu.
CHP ve İYİ Parti’nin fermuar modeline ilişkin bilgi veren Erkek, “YSK’daki yüksek yargıçlara seslenmek istiyoruz, sizler Danıştaydan, Yargıtaydan gelerek YSK’da görev yapan yüksek yargıçlarsınız. Sizin bir tek efendiniz vardır, o da hukuktur, yasalardır, seçim kanunlarıdır. Öyle bir karar aldılar ki bu kararı AK Parti temsilcisinin baskıları ve telkinleriyle aldılar, çok iyi biliyoruz” ifadelerini kullandı.
YSK’nin bu kararı, 7’ye 4 oy çokluğuyla aldığını belirten Erkek, şöyle devam etti:
“Yasal dayanağı olmayan bir karardır. Talimatla telkinle alınmış bir karar. Maç başladıktan sonra yeni kurallar getiriyorlar. Biz Türkiye’de ittifak yapıyoruz. Biz Millet İttifakıyız. Hangi ilde ortak tek listeyle gireceğimize biz karar veririz, siz karar veremezsiniz. Ama size en güzel cevabı milletimiz 14 Mayıs’ta sandıkta verecek. Kaybetme korkusu her türlü hukuksuzluğu saray iktidarına yaptırmaya devam ediyor. YSK ve yargıyı da silah olarak kullanmaya devam ediyorlar. YSK’ya da seslenmek istiyoruz, yasal dayanağı olmayan hiçbir karara imza atmayın. Çünkü bir gün gelir herkes hiçbir ayrım olmadan hukuk önünde hesap verir. Bizim hiçbir endişemiz yok. Ne yaparlarsa yapsınlar, hangi girişimde bulunurlarsa bulunsunlar biz çok iyi biliyoruz ki geliyor gelmekte olan. 14 Mayıs’ta kazanacağız ve iktidar olacağız.”
YSK’nin kararıyla ilgili seçmeni uyaran Erkek, “9 ilde Millet İttifakı CHP listesi ile tek liste ile seçimlere girecek. Orada Millet İttifakı’nı CHP temsil ediyor. CHP logosuna, altı oka mührünüzü basın. 7 ilde de Millet İttifakı İYİ Parti listeleriyle seçime gidiyor. Burada da Millet İttifakı’nı İYİ Parti’nin temsil ettiğini asla unutmayın” dedi.
‘Hiçbir saldırı bir milim dahi geri adım attıramaz’
Muharrem Erkek, CHP’nin İstanbul Ataşehir’deki seçim ofisine yönelik saldırıyı kınayarak, “İstanbul il örgütümüze geçmiş olsun. İçişleri Bakanı gece gündüz siyaset yapacağına, seçim çalışmalarını yürüteceğine görevini yapsın. Hiçbir saldırı hiçbirimize, üyemizden genel başkanımıza kadar bir milim dahi geri adım attıramaz. Verdiğimiz mücadele demokrasi, adalet mücadelesidir. Bu kutsal mücadele için gereken her türlü bedeli ödemeye hazır olduğumuzu sürekli ifade ettik, yine ediyoruz. 85 milyona söz veriyoruz yine baharlar gelecek” diye konuştu.
Gazeteci Serdar Akinan’ın gözaltına alınmasına değinen Erkek, “Dünyada en çok gazeteciyi cezaevine atan 4 ülkeden biriyiz. Maalesef bu utanç verici tablodan saray iktidarı sorumludur. Amaç korku kültürünü büyüterek insanların, gazetecilerin, siyasetçilerin, akademisyenlerin, gençlerin, kadınların susmasını sağlamak. Asla bu korku kültürüne yenilmeyeceğiz” değerlendirmesinde bulundu.
‘Tarafsız olma zorunluluğu var TRT’nin’
Erkek, toplantının ardından bir gazetecinin sorusu üzerine, ‘kamu yayıncılığı yapması gereken TRT’nin saray iktidarının ve Cumhur İttifakı’nın reklam ajansına, yayın organına dönüştüğünü’ belirterek sunları söyledi:
“Tarafsız olma zorunluluğu var TRT’nin. TRT Genel Müdürü hakkında şikayette bulunduk Cumhuriyet Başsavcılığına. Çünkü görevini kötüye kullanıyor, kamu hizmetini engelliyor, siyasi faaliyeti engelliyor, demokrasiye darbe vuruyor. Reklamlarımızı yayımlamadılar cumhurbaşkanı adayımızın. Başvuru yaptık, ihtar çektik ondan sonra yayımlamak zorunda kaldılar. Saray iktidarı TRT’yi de RTÜK’ü de Basın İlan Kurumu’nu da muhalefete, özgürlüklere, halkın gerçekleri öğrenme ve haber alma hakkına karşı bir silah olarak kullanmaya devam ediyor. Bunların hepsini düzelteceğiz.”