Derya Ülger, aslen Erzincanlı bir ailenin kızı. Küçük yaşlarda ailesiyle birlikte Ankara’ya göç etti.
Lise eğitiminin ardından evlenerek bir çocuk sahibi oldu. Ancak evliliği uzun sürmeyince çocuğuyla birlikte ailesinin yanına döndü.
Genç yaşta bir çocuk annesi olarak ağır bir sorumluluğun altına girdi ve gelecek kaygısı yaşamaya başlaşladı. Bu kaygılar onu farklı bir düşünceye götürdü.
Ülger, farklı bir yola girdiğini, “Çocuğuma daha iyi bir gelecek vermek için lisans yapmam gerektiğine karar verdim. Azmettim ve üniversite sınavında Hatay’da matematik öğretmenliği bölümünü kazandım. Çocuğumu da alarak Hatay’a gitmek istediğimde ailem karşı çıktı, izin vermedi. En sonunda annemin üç bileziğini alarak arkamda ‘Anne başka çarem yok. Bunları ödünç olarak alıyorum’ diye bir not bırakıp, çocuğumla birlikte evden kaçıp Hatay’a geldim.” diye anlattı.
Ülger, genç bir anne olarak büyük umutlarla geldiği Hatay’da henüz küçük olan çocuğuyla birlikte hem hayata tutunmaya çalıştı hem de matematik öğretmenliği okuyordu.
Arkadaşlarıyla gittiği barda uyuşturucuyla tanıştı
Bütün bu koşuşturma içinde bir gün arkadaşlarının davetini kıramdı ve bir bara gitti.
Sonrasını şöyle anlattı Ülger:
“Hayatımda ilk defa bara gitmiştim. Baktım herkes eğleniyor. Bir süre sonra arkadaşlar bir hap içmeye başladılar. Bana da uzattılar. Israr ettiklerinden geri çeviremedim.”
“Yaşayan ölü gibiydim”
Uyuşturucuyla tanışmasının böyle başladığını, daha sonra hap kullanımıyla süren alışkanlığın zamanla farklı maddelere son olarak şırıngadan eroin alımına kadar ilerlediğini kaydeden Ülger, “Adeta yaşayan bir ölü gibiydim” bir uyuşturucu bağımlısına dönüştüğünü belirtti.
Bu durum yaşamının akışını değiştiren güne kadar devam etti.
Ülger, ‘hayatım boyunca unutamayacağım’ dediği o anı şöyle anlattı:
“Yine arkadaşlarla birlikte uyuşturucu alıyorduk. Sıranın bana gelmesini bekliyordum. O an kalkıp tuvalete gittiğimde aynada kendime baktım. Çok kötü görünüyordum. Kendime bakıp ‘Senin bir çocuğun var, ne yapıyorsun kendine böyle’ dedim. O an uyuşturucuyu bırakmaya karar verdim. Arkadaşlarımın yanına dönüp bir daha içmeyeceğimi söyledim.”
“Krize girdiğimde üzerime kova kova soğuk su döküyorlardı”
Bundan sonrasında uzun bir mücadele ve tedavi dönemi geçiren Ülger, o günleri şöyle hatırlıyor:
“Kendi irademle beynime hakim olmaya çalıştım. Ancak bütün bu süreçlerde halen görüştüğüm iki dostum hep yanımdaydı. Ne zaman krize girsem beni tutuyorlar, üzerime kova kova soğuk sular döküyorlar hatta denize atıyorlardı.”
Önce kendini uyuşturucudan kurtardı sonra başkalarını
Aylar süren bir iradeye hakim olma mücadelesinin ardından 2006 yılına gelindiğinde Ülger artık uyuşturucudan kurtulmuştu.
Bu arada okulunu bitirmiş, mesleğini icra etmeye başlamıştı. Ancak yaşadığı tecrübeden yola çıkarak önce uyuşturucu ile mücadele edenlere bireysel olarak yardımlara başladı.
200’e yakın insanı bağımlılıktan kurtardı
2014 yılından itibaren ise uyuşturucu ile mücadelede gördüğü eksikleri gidermek için daha organize çalışmaya karar vererek bu alanda mücadele eden STK’larla temasa geçti.
En sonunda bizzat kendisi 2018 yılında AK Hayatlar Uyuşturucu ve Bağımlılıkla Mücadele Derneği’ni kurarak profesyonel bağımlılıktan kurtulmaya çalışanlara yardıma yöneldi.
Pek çok televizyon programına çıkan, kimi zaman da STK’lar veya belediyeler tarafından organize edilen ve Emniyet’in de desteklediği onlarca seminer veren Ülger, bugüne kadar 200’den fazla bağımlının tedavisine destek verdiğini belirtti.
Artık bakanlık için çalışacak
Ülger uzun yıllardır süren çalışmalarının sonunda bugünlerde Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından başlatılan Aile Eğitim Programı (AEP) eğitici eğitimini tamamlayarak eğitimen sıfatıyla bakanlık bünyesinde eğitici olarak çalışmaya başladı.
Ülger, bu görevi sırasında ailelere çocuklarını bağımlılığa karşı korumada noktasında neler yapmaları gerektiğini anlatacak.
Uyuşturucu ile mücadeledeki sloganı ise hayli tanıdık:
“Durmak yok, yola devam…”
KAYNAK: INDEPENDENT TÜRKÇE – ALİ KEMAL ERDEM
