6 Şubat Kahramanmaraş depremlerinin yıktığı kentlerde yaraları sarma faaliyetleri sürüyor.
Tüm çabalara rağmen depremzedelerin karşılaştığı sorunlar da bitmiyor.
Her ne kadar barınma sorunu bir ölçüde geçici olarak çözülse de su sıkıntısı ve salgın hastalık tehlikesi var.
Bilindiği gibi il depremde büyük yara alan Hatay 20 Şubat’ta 6.4 ve 5.8 büyüklüğündeki sarsıntılarla büyük darbe aldı.
Samandağı ve Defne merkezli depremlerle ayakta kalan birçok hasarlı binanın yıkıldığı Hatay’da su sıkıntısının had safhada olduğu ifade ediliyor.
Kentte “şebeke sularının kullanılmaması gerektiği” uyarısı yapılıyor.
Kullanma ve içme suyunun bulunmaması salgın hastalık riskini de artırıyor.
Özellikle içme suyunun tedariki konusunda kente destek gelmediği yönünde eleştiriler var.
Çağrıda bulunan Hataylılar seslerini sosyal medya üzerinden de duyurmaya çalışıyor.
“İçme suyu ilgili sıkıntımız var”
Defne Belediye Başkanı İbrahim Güzel’e göre kentte ciddi sorunlar mevcut.
Hem ilçede hem de kent genelinde içme suyu sıkıntısının sürdüğünü aktaran Güzel, “Sürekli elektrik kesiliyor. Böyle olduğunda suya erişemiyoruz. Elektrik geldiğinde ise şebekenin yeniden dolması bir günü bulabiliyor” dedi.
İçme suyu konusunda sürekliliğin sağlanması gerektiğini belirten Güzel, belediye olarak kendilerinin elbette su alacaklarını ancak dışarıdan da tedarikin sağlanmasının şart olduğu ifade etti.
Güze, “Su sorunumuz var, Haluk Levent 5 tır su gönderiyor. Bir haftada tüketiriz, yeniden ihtiyaç duyacağız” ifadelerini kullandı.
Su ihtiyacının yanı sıra bir diğer sorunun ise çadır eksikliği olduğunu aktaran Güzel, gelenlerin yetmediğini, ilçedeki köpek barınaklarının bile buradan daha hijyenik durumda olduğunu savundu.
“Hijyen seti, iç çamaşırı ve eşofman gerekiyor”
Kadınlar için hijyen seti, iç çamaşırı ve eşofman gerektiğini belirten İbrahim Güzel, “Lütfen sesimizi duyurun” diyerek sözlerini tamamladı.
“1,5 saat arabayla dolaşmak zorunda kaldım ama su bulamadım”
Avukat Mehmet Ali Gümüş ise hafta sonu arabayla 1,5 saat boyunca su aradığını ancak bulamadığını söyledi.
Gümüş’e göre insanlar suya ya hiç ulaşamıyor ya da çok kısıtlı miktarda bulabiliyor.
Yardım noktalarındaki su stokunun az kalması nedeniyle dışarıya verilmediğini dile getiren Gümüş, Sarıyer Belediyesi ve komşu kent Gaziantep’ten kişisel olarak gönüllülerin araçlarına su doldurup Hatay’a getirdiğini anlattı.
Su sıkıntısı nedeniyle insanların yıkanamadığını, kırsalda bitlenme vakalarının tespit edildiği bilgisinin sağlıkçılar tarafından dile getirildiğini aktaran Gümüş, tuvaletlerin açıkta yapılmasından kaynaklı hastalıkların da başladığını ileri sürdü.
“Deprem bitmiş gibi davranmayın, yardımlar sürdürülmeli”
Yardımların genele yayılmadığını, bir süreliğine çok yoğun şekilde gerçekleştiğini ancak kısa sürede sonlandığını söyleyen Gümüş, şimdi de bitme noktasına geldiği gerekçesiyle uyardı:
“Hastalıklar baş gösteriyor, su sıkıntısı sürüyor. Yakın zamanda gıda yardımları da azalabilir. EXPO’da girişte kolilerce yardım veriliyordu şimdi su vermediler. Bireysel ve gönüllülerin yardımıyla devam ediyor. Bakalım nereye kadar sürecek? Bu işten bir koordinasyon sağlanması, plan yapılması, yardımların heba olması, ihtiyaç anında da ulaşılamaması sonucunu getirecektir. Su bunun en güzel örneği. Halkın üç gün sonra ‘su bulabilecek miyim’, ‘bulgur bulacak mıyım’ endişesine düşmemesi gerekli. Özellikle su konusunda güvence verilmeli, plan yapılıp halka duyurulmalı.”
“Susuzluk uyuz, bit, ishal gibi hastalıkları salgın yapabilir”
Halk Sağlığı Uzmanı Prof. Dr. Kayıhan Pala da deprem bölgesindeki salgın hastalık riskine dikkati çekti.
Hijyen için kullanılacak suyun, temiz su olması gerektiğini, yeterince temiz olmaz ise deprem bölgesinde uyuz, bit, ishal gibi hastalıkların salgın hale gelebileceğine değinen Pala, toz ve asbest tehlikesine karşı da uyardı:
“İçme suyu kalitesinde olmayan su içilmez, bulaşık yıkanmaz, diş fırçalanmaz, yemek yapılmaz ve vücut temizlenmez. Barınma ve beslenmenin sağlanamaması nedeniyle vücut direncinin düşmesine bağlı olarak solunum sistemi hastalıklarının da sık görülmesi beklenebilir. Enkaz kaldırma sırasında önlem alınmazsa toz ve asbest maruziyeti de sağlık sorunlarına yol açabilir.”
KAYNAK: INDEPENDENT TÜRKÇE – LALE ELMACIOĞLU