AB Dış İlişkiler Servisi imzası taşıyan açıklamada, ”Verilen ceza orantısız ve Türkiye’de yargının sistematik olarak bağımsız olmadığını doğruluyor” denildi. AB, Türkiye’de hakim ve savcılar üzerinde ‘siyasi baskı’ olduğunu belirtti.
Brüksel, İmamoğlu’na yönelik kararı ”Türkiye’de demokrasi için büyük bir geri adım” olarak nitelendirdi.
AB, ”Gelecek yıl yapılacak olan Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili seçimleri öncesi alınan bu karar, özellikle ülkenin yargı sisteminin siyasallaşması bağlamında önem taşımakta ve bu anlamda özgür ve adil bir seçim sürecine zarar vermektedir” değerlendirmesinde bulundu.
Brüksel , ”Türkiye, insan haklarındaki istikrarlı gerilemeyi şimdi durdurması gerekiyor” çağrısında bulundu.
Müzakerelere durmuş olsa da aday ülke statüsü süren Türkiye’deki gelişme ile ilgili açıklama AB’nin yürütme organı konumunda olan Komisyon tarafından değil, süpranasyonel kurumun Dış İlişkiler Servisi tarafından yapıldı.
Avrupa Birliği’nin yasama organı Avrupa Parlamentosu’nun Türkiye Raportörü Nacho Sanchez Amor da dün Twitter üzerinden yaptığı açıklamada, ”Türkiye’de adalet çok vahim durumda, iğrenç şekilde siyasi amaçlar için kullanılıyor” demişti.